Norveç’in ünlü kahverengi peyniri Brunost ile kahvaltı yapan zengin ve yakışıklı bir aristokrat olarak bugün size iki ayrı konudan bahsetmek istiyorum.
*
Aydın Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti olarak üçüncü kez Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Özlem Çerçioğlu’na hayırlı olsun ziyaretinde bulunduk.
Seçimi genel olarak değerlendirdiğimiz ziyarette Özlem başkanla uzun uzun sohbet ettik.
Aydın Belediyesi dönemi ile birlikte son dört belediye seçiminden galibiyetle çıkan Başkan Çerçioğlu bence diğer başkanlara net bir mesaj verdi.
*
“Seçildikten sonra da önceki hayatınızda ne yapıyorsanız onu yapmaya devam edin” dedi.
Kahveye gidiyorsanız, kahveye gitmeye devam edin.
Balık tutmaya gidiyorsanız, balık tutmaya devam edin.
Arkadaşlarınızla briç oynuyorsanız, seçildikten sonra da bunu yapın.
Yani değişmeyin, ne oldum delisi olmayın, halktan kopmayın mesajı verdi.
*
Özlem Çerçioğlu eşi Ercan Çerçioğlu ile birlikte markete gider, sabah belediyeye gelirken birkaç esnafa uğrar, onların çaylı simitli kahvaltı sofralarına misafir olur.
Yapacağı bir projeyi kamuoyuna açıklamadan önce çaycıyla konuşur.
Bir gün bunun nedenini sorduğumda “Eğer çaycı anlamış, aklına yatmışsa halk da anlar. Halkın anlamayacağı bir şey yapmam” demişti.
*
Seçilenlerin en büyük problemlerinden biri, etraflarının et ve kemikle sarılmasıdır.
Bazı bürokrat ve siyasetçiler başkanın etrafını sarar, başkana olayların doğrusunun iletilmesinin önüne geçer.
Yanlış bilen de yanlış yönetir.
İşte bunun çözümü halktan kopmamaktır.
Başkan olmadan önceki yaşantıyı devam ettirenler kalıcı olur.
***
İkinci konu ise Efeler Belediye Meclisi’nin son toplantısında kreş ücretlerine yapılan zam.
Anıl Yetişkin, başkanlık makamına oturduğu günden beri 500 milyonun üzerindeki borcun nasıl oluştuğunu anlamaya çalışıyor.
İşte bunlardan bir tanesi Efeler Belediyesi’ne ait beş adet kreşin ettiği zarar.
Kamuoyunda belediye kreşi 8 bin lira oldu algısı oluşmuş olsa da tam olarak öyle değil.
Birincisi bugüne kadar 2 bin 500 lira olan kreş fiyatının ‘tavan’ fiyatı 8 bin lira oldu.
Şehit ve gazi ailelerinin çocuklarına yüzde 50, engelli ailelerin çocuklarına yüzde 30 gibi indirimler sağlanacak.
*
Belediyeler ticari kurumlar değildir, kar etmek gibi bir amaç gütmezler ancak göz göre de zarar edilmez.
Bakın 10 kişilik sınıflarda her 10 çocuğa iki öğretmen görevlendirmek gerekiyor.
Toplam 560 çocuk bu kreşlerden yararlanıyor.
Özel kreşlerin öğretmenlerinin asgari ücret aldığı ve ücretinin aylık 10 bin lira olduğu dönemde Efeler Belediyesi’nin yemek dahil 2 bin 500 liraya kreş işletmesi mantığa terstir.
Yeni kayıt döneminde özel kreşler 14 bin lira olacak. Belediye kreşi en fazla 8 bin lira.
Yani yine kar etmeyecek ama her ay 2 buçuk milyon zarar da etmeyecek.
*
Fatih Atay döneminde bu 2 bin 500 liralık kreşlerden kimlerin faydalandığını da anlatayım.
Mesela müteahhit çocukları, bürokrat çocukları, karı koca devlet memuru çocukları, üniversitede görev yapan profesörün çocuğu.
Eee halkın çocukları nerede?
Çocuğuna harçlık vermeyi dert etmeyen elitlerin çocukları belediye kreşini de parsellemiş, gariban için yapılan kreşlerde garibanın çocuğu yok.
Kusura bakmayın ama Anıl Yetişkin ile bu anlayış değişti.
Halkın çocukları için yapılan kreşlerde, elitlerin çocukları ucuza barınamayacak.
Kriterler oluştu, bundan böyle hakkaniyetle alımlar yapılacak.
230 bin kişinin yaşadığı Efeler’de çoğu elitlerin çocuklarından oluşan 560 çocuk ayrıcalıklı olamaz.
Yılda 25 milyon lira zararı 230 bin kişi karşılamak zorunda değil.
*
Anıl başkanla birlikte elitler halkın sırtından inecek, belediye ‘halka’ hizmet edecek.
GÜNÜN SÖZÜ
“..sır ‘çoklukta’ olsaydı, bir kaşık yoğurt, bir kazan süte maya olmazdı..”
GÜNÜN TESPİTİ
“..doğru yolda giden kaplumbağa, eğri yolda giden yarış atını geçer..”
BEN
“..ben doğruyu söylerim, dokuz köyün ne düşündüğü umurumda değil..”
KADINLAR&ERKEKLER
“..evli erkeklerin google ihtiyacı olmaz, çünkü karıları her şeyi bilir..”