Her gün doğal gaz, bor ve petrol bulunan ama bir türlü çıkarılamayan bu kadim toprakların derinliklerinde 6 milyar dolarlık jelibon şeker bulunmuş gibi uyandığım bir günün sabahından hepinize günaydın.
Zengin ve yakışıklı bir aristokrat olarak suya sabuna dokunmadan yaşamaya çalışıyorum ama yaşadığım memleket buna uygun değil maalesef.
En ahlaklı, en namuslu, en dindar görünenlerin ortaya çıkan rezillikleri, 23 yıl belediye başkanlığı yapan birinin toprak altında jelibon rezervi bulunduğuna inanması gibi her gün ayrı bir dramla uyanıyorum.
*
Geçtiğimiz hafta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geldi Aydın’a.
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun büyük fedakarlıkla beton olmaktan kurtardığı Tekstil Park’ın açılışını yaptı önce.
Açılıştan sonra yanan Marmaris’e koştu.
Ertesi gün şoför esnafıyla bir araya geldi.
Şehiriçi Özel Halk Otobüsleri Kooperatifi Başkanı Okan Yalçın, Şoförler Odası Başkanı Semih Özmeriç başta olmak üzere şoför esnafıyla kahvaltıda buluştu.
Evine ekmek götüremediği için gözyaşlarına boğulan şoför esnafının dertlerini dinledi.
Buharkent Şoförler Odası Başkanı Fatih Yıldırım, “Esnafın ahı, indirecek şahı” derken, Okan Yalçın, “Taşıyıcılar olarak artık taşıyamıyoruz” diyerek isyanlarını dile getirdi.
*
Hemen ardından Kuşadası’nda ve Didim’de açılışlar yaptı.
Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay’ın 2 bin 500 yıl sonra bu topraklarda yaptırdığı amfi tiyatronun açılışında “Devletin dibine dinamit koydular ama sakın umutsuzluğa kapılmayın beraber düzelteceğiz” diyerek değişimin kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti.
*
Ben de bütün programı takip ettim ama öyle berbat bir ruh haliyle takip ettim ki anlatamam.
*
Hatırlarsanız birkaç ay önce Basın İlan Kurumu’na müdür olarak atanan ve benim yazı-tura müdür dediğim Nuri Gülen’in Aydın’daki diğer tüm gazeteleri es geçip, devleti dolandırmaktan bile çekinmeyen, devletin kurumlarına ve Özlem Çerçioğlu’na saldırmayı misyon edinmiş, bu uğurda kumpas kurmak dahil bir çok hamle yapmış şizofreni hastası Emin Aydın ve şurekasını nasıl koruduğunu yazmıştım.
*
Benim eşim de Basın İlan Kurumu’nda çalışıyor.
Bundan yaklaşık iki yıl önce şizofren Emin Aydın, eşim Funda’yı “Özlem Çerçioğlu’nun ajanı” olmakla itham etti. Hatta bunu öyle alçakça yaptı ki, “Cemiyet başkanıyla gönül ilişkisi yaşayan” diye tabir etti.
Karım benimle gayri meşru bir ilişki yaşıyor algısı yapmaya çalıştı aklınca.
Gizli hiçbir bilginin olmadığı kurumda nasıl ajanlık yapılacaksa hemen soruşturma başlattılar.
Bir şey çıkmadı haliyle ama iş yerindeki huzuru kaçtı.
İki yıl tüm saldırılarına karşı sustum.
Korktuğumdan değil, edebimden sustum.
*
Geçtiğimiz ocak ayında Funda’nın hamile olduğunu öğrendik.
Hemen ertesi gün doktor randevusu aldık.
Doktor randevusuna gitmeye hazırlandığımız sırada CHP İl Başkanı Ali Çankır aradı ve basın açıklaması yapacağını katılmamı rica etti.
Doktor randevusunu iki saat erteledik ve basın açıklamasına katıldık.
Kamu İşçisi olan eşim (ki 657 bile olsa basın açıklamasına ve mitinge katılma hakkı var) benimle birlikte CHP İl Binasına geldi.
Temsil görevim nedeniyle benimle birlikte MHP, Ak Parti ve BBP’nin programlarına katılan eşim Funda, CHP’ye de gelince, Denge Gazetesi “Özlem Çerçoğlu’nun ajanı CHP’de” diye bir haber yayınladı.
Doğal olarak çıldırdım.
*
Denge Gazetesi’nin devletten nasıl haksız ilan aldığını ve buna BİK Müdürü Yazı-Tura Nuri’nin ses çıkarmadığını yazdım.
Yazdıklarımın hepsi de belgeliydi.
Daha sonra Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı başta olmak üzere bazı büyüklerimin ricası ile yazmaya ara verdim.
*
Tabi bu arada Ak Parti’nin arka bahçesi haline gelmiş olan Basın İlan Kurumu hemen soruşturma başlattı.
Hayatı boyunca siyasete bulaşmamış, kurumun açtığı sınavlarda yüksek not alarak kurumda çalışmaya hak kazanmış, 12 yıldır da alnının akıyla çalışan Funda’ya, benimle birlikte CHP il binasına gitti diye soruşturma açıldı.
Soruşturmaya da Ak Parti Denizli Gençlik Kolları eski İl Başkanı geldi.
Şaka gibi ama değil.
*
Soruşturma sonunda eşim Funda’ya kınama cezası verildi ve Denizli’ye tayin edildi.
Bu geçtiğimiz Mart ayında oldu.
Tayin tebliği bile yasalara uygun yapılmadı.
Dikkatinizi çekerim, hamile olmasına rağmen, Aydın’da eğitim hayatına devam eden bir kızımız olmasına rağmen yılın ortasında başka bir ile tayin edildi.
Tüm bunlar yaşanırken hamilelik süreci de olumsuz etkilendi haliyle.
*
CHP genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gelişi de hamileliğinin 26’ıncı haftasına denk geldi.
Yukarıda anlattığım olumsuzluklar yaşanırken ödem ve tansiyon problemi yaşayan Funda’nın o gün kontrolü vardı.
Bebeğin hareketlerini hissedemiyorduk, doktorumuz da değerleri normal bulmadı ve “Almak zorunda kalabiliriz” dedi.
Dünya başımıza yıkıldı.
İşte tüm programı bu ruh haliyle takip ettim.
Yorgunluğum ve mutsuzluğum yüzüme yansıdı.
*
Vicdanları olmadığı için, vicdanlarına havale edemeyeceğim BİK Müdürü Yazı-Tura Nuri Gülen, Şizofren Emin Aydın, MHP, Ak Parti ve BBP programlarında fotoğrafımızı çeken ancak yayınlamayan ama CHP’nin basın açıklamasında çektiği videoyu koşa koşa Basın İlan Kurumu’na götürüp “Kamu çalışanı CHP’ye nasıl gider” diye şikayette bulunan (Mahkeme kayıtlarıyla sabit) Zarfçı Gezgin Değirmenci başta olmak üzere, bu kararı verenler, bu konuyu bilip susanlar iyi bilin ki iki elim hem bu dünyada hem öteki dünyada yakanızda.
Size tavsiyem, her gün yatın kalkın dua edin de bebek zamanında ve sağlıklı doğsun.
GÜNÜN TESPİTİ
“..stresin en büyük sebebi günlük yaşamınızda anlayışsız insanlarla yaptığını tartışmalardır..”
BEN
“..eski solcu abiler ‘rakı masasında memleket kurtarıyoruz’ derlerdi de inanmazdım.. harbiden de kurtarıyorlarmış.. dört dublenin üçünü devlete vergi olarak ödüyorum..”
GÜNÜN SÖZÜ
“..yanımda bir kişilik yer var ama ne yazık ki o ‘kişilik’ sende yok..”
KADINLAR&ERKEKLER
“..her aptal erkeğin arkasında harika bir kadın vardır..”
