Taze sıkılmış portakal suyumu yudumlarken gündeme göz attım.
Yalan haber yapmak konusunda lisans çalışması yapmış bir haber sitesinde CHP Aydın Milletvekili Adayı Evrim Karakoz ile Aydın Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Barış Altıntaş hakkındaki bir yazı dikkatimi çekti.
*
Evrim Karakoz’u da Barış Altıntaş’ı da uzun yıllardır tanırım.
*
Avukat Evrim Karakoz, yaklaşık 15 yıldır aktif siyasetin içinde olan bir isim.
Halen CHP Yurtdışı Örgütlenmeden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı görevinde bulunan Bülent Tezcan’ın yanında başladı siyasete.
Evrim’e geçmeden önce aslında biraz Bülent Tezcan da bahsetmek gerekir.
Milletvekli Aday Listesi açıklandığından beri Bülent Tezcan üzerinden yapılan eleştiriler var.
Şunu unutmamak gerekir ki, uzun yıllardır bakan çıkaramayan Aydın’dan bir ismin CHP Genel Başkan Yardımcısı olması küçümsenemez.
Bülent Tezcan elbette “Aydın’a gelmedi, Aydın’da değil” şeklinde eleştirilebilir ancak böylesine önemli bir seçim öncesi görevi gereği yurt dışındaki seçmenlerle yaptığı çalışmalar göz ardı edilemez.
Bülent bey hem Aydın’da seçim çalışmasına katılıyor hem de mesela geçen hafta Almanya’yı karış karış gezip oradaki Türk Vatandaşları ile temaslar kurdu.
Unutmayın ki yurtdışı oyları Aydın’da da bir vekilin sıralamasını değiştirebiliyor.
Düz vekil olmadığı için Bülent Tezcan’ın eleştirilmesi çok da doğru değil.
*
Gelelim Evrim Karakoz’a.
Bülent Tezcan ile birlikte başladığı siyasi yaşamı, Merkez İlçe Başkanı Barış Altıntaş’ın yardımcısı olarak devam etti.
Dürüst ve çalışkanlığı Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun dikkatini çekti ve Özlem Başkan’ın şahsi avukatı oldu.
Daha sonra da meclis üyesi oldu.
9 yıldır Aydın Büyükşehir Belediye Başkan Vekili.
Kolay mı oldu bunlar?
Çalışkan değilseniz, dürüst değilseniz, birlikte çalıştığınız insana güven vermiyorsanız o makama gelebilir misiniz?
*
Dokuz yıllık başkanvekilliği döneminde Aydın’ı karış karış gezip, her mahallenin sorunlarını bilmek ve çözüm üretmek gibi bir deneyim yaşamış olan Evrim Karakoz belediyenin imkanları ile seçim çalışması yapmakla eleştiriliyor.
Mesleğinden dolayı eleştiriliyor.
İyi de avukatlık diploması olan ve baroya kayıtlı herkes avukatlık yapar.
Kamuya açık, denetime tabi olan bir kurumda avukatlık yapmak kimi ilgilendirir?
Özel sektörde yönetim kurulu üyesi de olabilir.
Buna engel bir yasa mı var?
*
Öte yandan yine uzun yıllardır tanıdığım, dostluğundan şüphe etmediğim Barış Altıntaş’ın başkan vekili olması da rahatsız etmiş birilerini.
*
1975 doğumlu Barış Altıntaş, 1993 yılında kayıt oldu CHP’ye.
2002 yılında Merkez İlçe Gençlik Kolları Başkanı olduğu zaman CHP Aydın’da 4 vekil çıkardı.
Toplam üç dönem İlçe Başlanlığı ve Meclis Üyeliği yaptı.
2002 yılından bu yana Özlem Çerçioğlu’nun yanında.
Belediye Meclis Üyeliği sürecini yakından biliyorum Aydın’da bazılarının bilmediği kırsal mahallelerinde bile ayak izi var Barış Altıntaş’ın.
*
Her iki isim üzerinden Özlem Çerçioğlu’nu eleştirmeye çalışmak, hatta eşi Ercan Çerçioğlu’nun vergi rekoru kıran şirketini de işin içine dahil etmeye çalışmak başka birinin aklıdır.
Kendi aklı olsa yazılarında sürekli dile getirdiği “Tüyü bitmemiş yetim hakkı” sözlerini başka yerde arardı.
Tüyü bitmemiş yetim hakkını aynı anda en yüksek oran üzerinden üç beş maaşın alındığı kamu kurumlarında aramak lazım.
Bunu dile getiremeyip, Aydın’ın tüm sorunlarına hakim olan, çözümlerinde de alın teri olan Evrim Karakoz ve Barış Altıntaş’ı yazmak kolaycılıktır.
*
Tabi bir de bunları yazan kişinin kimsenin güven duymadığı biri olması da işin başka tarafı.
Birine herhangi bir kaygı, kuşku ve tereddüt duymadan bağlanmak ve inanmaktır güven.
Kendini ona teslim edebilmektir.
Güvendiğiniz kişiye kendinizi tüm açıklığıyla sunar, duygularınızı, düşüncelerinizi paylaşırsınız.
Çünkü güvenin olduğu yerde dürüstlük, yakınlık ve destek vardır.
Bu kenti 14 yıldır anne şefkati ile yöneten Özlem Çerçioğlu, hem Evrim’e hem de Barış’a güvenmiş.
Belki de bütün karın ağrın sana güvenmiyor oluşudur.