USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

EN BÜYÜK EFELİK ‘EFENDİLİKTİR’ 

EN BÜYÜK EFELİK ‘EFENDİLİKTİR’ 
16-08-2023

Erkeklerin de hamile kalacağı haberini okuyan 75 yaşındaki babamın “Benden geçti artık” dediği gibi bir sabahtan hepinize günaydın. 

Sabahın altısında taze sıkılmış portakal suyu ile kahvaltı yaparken gündeme de göz attım. 

Kendinden Emin şizofren arkadaşımız, kendi kendine konuştuğu köşesinde Özlem Çerçioğlu ile Fatih Atay arasındaki gerginliğe değinmiş. 

Aklınca Özlem Çerçioğlu’nu suçlamış ve şöyle de bir cümle kurmuş. “Belki bir gün sana Fatih Atay nasıl belediye başkanı adayı oldu? Çerçioğlu Mesut Özakcan’ı aday yapmamak, yerine Fatih Atay’ı getirmek için neler yaptı? Ben bu işlerin neresindeydim? 

Yani diyor ki “Ben bugün ölümüne saldırdığım Özlem Çerçioğlu’nun en yakınlarından biriydim. O kadar yakındım ki, kimin aday olacağında bile benim parmağım vardı” 

* 

Yazının genelinde Özlem Çerçioğlu’nu suçlayan, kavgacı ve geçimsiz biri imajı vermeye çalışan bu arkadaş da çok iyi biliyor ki, Özlem Çerçioğlu ile Mesut Özakcan’ın arası Mesut beyin oğlu Berkin Özakcan’ın yediği nanelerden dolayı açıldı. 

O dönem bu konuları ayrıntılı bir şekilde yazdım. 

* 

Fatih Atay aday olduğunda da önüne çok net bir şart koydu: “Oğlunu getirmeyeceksin” 

Atay buna “Tamam” dedi. 

Özlem Başkan “Bunu çık meydanda, herkesin huzurunda söyle” dedi. 

Fatih Atay da İmamköy’de vatandaşların huzurunda oğlu Eymen Atay’ı Aydın’a getirmeyeceğini, oğlunun Ankara’da avukat olduğunu söyledi. 

Yani “Benim oğlumun belediye işlerine burnunu sokması söz konusu” değil” dedi. 

Yetmedi Mesut Özakcan’ın damadını belediyede işe almasını ve daha önce belediyede çalışan gelini mevzusunu, bir de Mesut Özakcan’ın akçeli işlere bulaştığını herkesin huzurunda söyledi. 

Bütün İmamköy buna şahitlik etti. 

* 

Seçimden önce Başkanı olduğum Aydın Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti’ni de ziyaret etti ve bizzat bana, “Gazeteciler olarak zor bir süreçten geçtiğinizin farkındayım. Aydındaki yerel basının güçlenmesinden yanayım. Elimden gelen desteği eşit olarak göstermeye hazırım. Bana olan eleştirilerinize saygı duyuyorum. Beni eleştiriyorsunuz diye katkı sunmayacağım anlamı yok. Elbette ki katkım olacak. Beni seçildikten sonra da eleştirin. Beni eleştirin ki hatamı bileyim. Muhalefet olursa belediye başkanı iyi çalışır muhalefet olmazsa her şey aynı olur" demişti. 

* 

Peki seçildikten sonra ne mi oldu? 

Önce gönderdiği ilanların hangi sayfada ve kaç liradan yayınlanacağına kendisi karar vermeye başladı. 

Ses Gazetesi’nde çıkan bir haberden sonra Ses Gazetesi’ne ilan vermeyi durdurdu. 

Ardından Hedef Gazetesi’nde yayınlanan yarım sayfa bir yeni yıl kutlama ilanı olayı yaşandı. 

Bunu anlatayım da gülün. 

Yılbaşında Efeler Belediyesi Hedef Gazetesi’ne yarım sayfa bir kutlama ilanı gönderiyor ve arka sayfada yayınlanmasını istiyor. Ancak arka sayfada Büyükşehir Belediyesi’nin kutlama ilanı olduğu için bir önceki sayfada en üstte yayınlıyor gazetenin yazı işleri. 

Yayınlanan sayfanın karşısındaki sayfasında da çeyrek sayfa Barış Altıntaş’ın kutlama ilanı var. 

İşte burada dananın kuyruğu kopuyor.  

Gazetenin o dönemki sahibini arıyor Fatih Atay ve “Kardeşim bu ne rezillik. Siz benim ilanımı nasıl orada yayınlarsınız? Karşı sayfada kimin fotoğrafı olduğunun farkında değil misiniz? Sayfa kapandığında Barışla ben öpüşüyor gibi oluyoruz” diye bağırıp çağırıyor. 

Kafaya bak. 

Tabi ki o dönem Hedef Gazetesi de ilan verilmeyerek cezalandırıldı. 

* 

Dört yılda toplam 11 tane falan basın müdürünün değiştiği Efeler Belediyesi’ni yöneten Fatih Atay böyle demokratik ve devrimci biridir.  

* 

Aydın’da gazeteler ekonomik baskı ile cezalandırılıp, sindirilmeye çalışırken Efeler Belediyesi, benim sahibi olduğum Zeybek Haber Gazetesi’ne reklam ve ilan vermeye devam ediyordu. 

En son Hedef Gazetesi’nin başına gelen ilan kesme olayından yaklaşık bir hafta sonra Fatih Atay’ın o günkü basın müdürü cemiyeti ziyaret etti ve bize hediyeler getirdi. 

Bende gazetecilere yaptığı zorbalık nedeniyle cemiyet başkanı olarak getirdiği hediyeleri kabul etmedim. 

Açın bakın arşivleri aynen “Basın özgürlüğünün önemine ilişkin açıklamalar yapan bir belediye başkanına gazetecilere yaptığı baskı yakışmıyor. Süslü cümlelere veya hediyelere ihtiyacımız yok. Ziyaretiniz için teşekkür ederim ancak söylem ve eylem arasındaki bu çelişkiden dolayı hediyenizi kabul etmeyeceğim" dedim. 

Ne mi oldu? 

Tabi ki bir daha Zeybek Haber Gazetesi’ne reklam vermedi. 

* 

Şimdi gelelim işin özüne, kendinden Emin arkadaş Özlem Çerçioğlu kimse ile geçinemiyor imajı çizmeye çalışıyor ya o iş öyle değil. 

Özlem Çerçioğlu, makamını kullanarak rant elde edenler ile geçinemez. 

Özlem Çerçioğlu, dün yanında olmak için can atan, umduğu rantı elde edemeyince kendisini satmak için fırsat kollayanlarla geçinemez. 

Kapişş. 

* 

Bu günlük bu kadar. 

Fatih Atay’ın oğlunun Aydın’a yerleşmesi, kardeşine verdiği 3-5 müdürlük meseleleri, açıklayamadığı mal varlığı gibi konuları zaten herkes biliyor. 

Ben sizlere bilmediklerinizi anlatacağım.  

 

 

GÜNÜN SÖZÜ 

..başkalarının hatalarıyla meşgul olacağınıza, işlediğiniz günahların tövbesiyle meşgul olun..”  

 

GÜNÜN TESPİTİ 

..aklın ‘bahar’ olursa, fıkrin ‘çiçek’ açar.. güzel düşün ki, güzel şeyler olsun.. 

 

BEN 

..birbirimizi kırmanın maharetine değil de, gönül almanın zarafetine ihtiyacım var.. varsın zarifliğimi ‘zayıflıktan’ saysınlar.. 

 

KADINLAR&ERKEKLER 

..erkekler çakmak gibidir.. çakmak rüzgarlı havada ne kadar çakarsan çak yanmazsa, onlar da haksız olduklarında asla ama asla kabul etmezler.. 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?